Yemen'de faaliyet gösteren Husiler, bölgede giderek artan gerilimle birlikte dünyayı sarsan bir saldırıya imza attı. Son günlerde, Yemenli Husilerin Ben Gurion Havalimanı'nı hedef alması, uluslararası güvenlik uzmanlarını harekete geçirdi. Bu durum, Ortadoğu’daki istikrarsızlığın yeni bir boyut kazanmasına sebep oldu. Peki, bu saldırının ardında yatan nedenler neler? Husilerin bu eylemi, sadece askeri bir hamle mi yoksa daha derin bir politik mesaj mı taşımaktadır? İşte bu sorulara yanıt ararken, saldırının ayrıntılarını ve olası sonuçlarını derinlemesine irdeleyeceğiz.
Yemen’deki Houthis (Husiler) olarak bilinen hareket, son yıllarda Lübnan destekli İran’ın etkisi altında kalarak, bölgedeki güç mücadelesinin önemli bir parçası haline geldi. 2023 yılının sonlarına yaklaşırken, Husiler, Ben Gurion Havalimanı’na yönelik bir dizi roket saldırısı düzenledi. Bu saldırının asıl amacı, İsrail’in Yemen içerisine yönelik bombardımanlarına bir intikam yanıtı vermek olarak değerlendirilmektedir. Husiler, saldırılarıyla İsrail’in Filistin halkına yönelik politikalarını ve askerî müdahalelerini protesto etmeyi amaçladıklarını ifade ediyorlar.
İsrail Hava Kuvvetleri, saldırıya anında karşılık vererek, Husilerin hedeflerini vurdu. Havalimanında panik yaşanırken, sivil uçuşlar geçici olarak durduruldu. İlk andan itibaren saldırının nasıl gerçekleştirildiğine dair bilgiler sızmaya başladı. Husilerin kullandığı roketlerin teknik özellikleri de, uluslararası savunma uzmanları tarafından inceleniyor. Uzmanlar, Husilerin uzun menzilli roket teknolojisinde ciddi bir gelişme kaydettiğini ve bu durumun güvenlik analistleri için yeni bir tehdit unsuru oluşturduğunu ifade ediyor.
Ben Gurion Havalimanı’na gerçekleştirilen saldırı, sadece İsrail’de değil, uluslararası alanda büyük yankı buldu. Birçok ülke, bu eylemi kınayarak, Husilere karşı birlik olma çağrısında bulundu. ABD, İngiltere ve Avrupa Birliği, Husilerin bu tür askeri eylemlerinin artmasının, Ortadoğu'daki istikrarsızlığı daha da derinleştireceğine dair endişelerini dile getirdi. Bunun yanı sıra, saldırının ardından gelen askeri ve siyasi sonuçlar, bölgedeki dengeleri değiştirebilir.
Uzmanlar, Husilerin bu eylemini, yalnızca askeri bir hamle olarak değerlendiremeyeceklerini belirtiyor. Bu saldırı, aynı zamanda Husilerin uluslararası alanda daha fazla görünürlük kazanma çabası olarak yorumlanıyor. Saldırının ardından Husilerin liderleri, bu eylemin amacını, 'İsrail’in işgalci politikalarına karşı bir direniş' olarak tanımladı. Bu durum, Husilerin bölgesel güç mücadelesinde daha merkezi bir rol üstlenme isteğini ortaya koyuyor.
Sonuç olarak, Yemenli Husilerin Ben Gurion Havalimanı'na yönelik gerçekleştirdikleri saldırı sadece bir askeri operasyon olarak değil, aynı zamanda global çapta bir gerilim kaynağı olarak değerlendirilmelidir. Gelişmeler, Ortadoğu’daki çatışmaların ve istikrarsızlıkların daha da derinleşmesine neden olabilir. Savaşın ve barışın eşiğinde olan bu bölgede, gözler artık uluslararası liderlerin nasıl bir yanıt vereceğine çevrildi. Husilerin neden olduğu güvenlik endişeleri, sadece İsrail’in değil, bölgedeki tüm ülkelerin tehdit algısını değiştirebilir.