Girişimciliğin bir kadının elinde nasıl şekillendiğini gösteren ilham verici bir hikaye, Bursa'nın küçük bir köyünden çıkıyor. Eşinin ata mesleği olan tekstil atölyesini devralan Şule Yıldız, başlattığı yeni projelerle sadece yerel değil, uluslararası bir başarıya imza atmayı başardı. Hibe destekleri ve girişimcilik eğitimleri sayesinde, Yıldız şimdi 24 ülkeye ürün satışı gerçekleştiren bir marka sahibi. Yıldız’ın hikayesi, kadın girişimciliğin ne kadar güçlü olabileceğini gözler önüne seriyor.

Hibelerle Yeni Bir Başlangıç

Şule Yıldız, eşinin yıllar süren emekleriyle kurduğu atölyeyi devraldığında, önünde zorlu bir yolculuk olduğunu biliyordu. Ancak Yıldız, bu yolculuğun her adımında kendisine destek olacak hibelerin varlığından haberdardı. Türkiye genelinde kadın girişimcileri desteklemek amacıyla sağlanan hibe programlarına başvuruda bulunarak, atölyesini modernize etme ve yeni pazarlara açılma fırsatı buldu. Yapılan bu yatırımlar, işletmesinin rekabet gücünü artırırken, Yıldız’a da cesaret verdi. “Şartlar ne olursa olsun, inandığınız şeylerden asla vazgeçmeyin,” diyor Yıldız, girişimciliğinin başlangıç noktasını anlatırken.

Dünya Çapında Bir Başarı Hikayesi

Eşinin geleneksel yöntemlerle ürettiği tekstil ürünlerini modern çizgilerle harmanlayan Yıldız, sosyal medya ve online satış platformlarını etkili bir şekilde kullanarak, yurt dışındaki müşterilere ulaşmayı başardı. İlk olarak komşu ülkelerle başlayan ihracat seferberliği, kısa sürede Avrupa, Asya ve Amerika’ya kadar uzandı. Şule Yıldız, “Artık 24 farklı ülkeye ürün satıyoruz. Bu benim için sadece bir gelir kaynağı değil, aynı zamanda birçok kadına ilham verme fırsatı,” şeklinde duygularını ifade ediyor.

Bu süreçte, Yıldız’ın karşılaştığı zorluklar da az değildi. Üretim sürecindeki aksaklıklardan, uluslararası ticaretteki bürokratik engellere kadar birçok sorunla mücadele etmek durumunda kaldı. Fakat yaşadığı tüm zorluklar, ona daha da güçlenme motivasyonu sağladı. Başarıya giden yolda öğrenilen dersler her zaman önemlidir. Yıldız, bunları kendi deneyimlerinden çıkararak yeni girişimcilere aktarmak için kadın girişimcilerle düzenli olarak buluşmalar yapıyor.

Dünya çapında ticaret yapmanın yanı sıra, yerel pazara da önem veren Yıldız, yetenekli gençlerle işbirliği yaparak istihdam sağlamaktan büyük mutluluk duyduğunu vurguluyor. “Gençlere fırsatlar sundukça, onların da hayallerinin peşinden koşmalarına yardımcı oluyorum. Bu benim için tatmin edici bir yaşam haline geldi,” diyor.

Şule Yıldız’ın hikayesi, cesaretin, azmin ve doğru stratejilerin birleştiğinde neler yapabileceğini gösteriyor. Kadın girişimcilerin desteklenmesi gerektiğine inanan Yıldız, “Kadınlar, toplumun her alanında yer alabilirler ve bunu sonuna kadar göstermelidirler,” şeklinde bir mesaj veriyor. Yıldız, bu başarı hikayesini daha da genişletmek için yeni projeler geliştirmeyi, iş ortaklıkları oluşturmayı ve sosyal girişimcilik alanında katkılar sunmayı amaçlıyor.

Sonuç olarak, Şule Yıldız’ın hikayesi sadece kendi hayatına değil, çevresindekilerin yaşamlarına da ışık tutuyor. Girişimcilik, sadece bir iş kurmak değil; aynı zamanda insanlara ilham vermek ve onlara yeni kapılar açmaktır. Yıldız’ın örneği, birçok kadını cesaretlendirerek, girişimcilik yolunda ilerlemeye teşvik ediyor. Dileğimiz, onun hikayesinin birçok kadının hayatında bir dönüm noktası olması ve bununla birlikte, Türkiye’nin kadın girişimci potansiyelinin daha da artmasıdır.