Türkiye, coğrafi konumu ve zengin doğasıyla tarım açısından son derece verimli bir ülke. Ancak, gelişmiş ekonomiler arasında tarımda yaşanan kriz ve sıkıntılar, ülkemizde de ciddi bir tartışma konusu haline geldi. Ekonomik büyüme rakamları sürekli olarak yükselirken, tarım sektöründeki sorunların neden devam ettiğine dair pek çok soru işareti var. Bu yazımızda ekonomik büyümenin tarımı kurtaramamasının sebeplerini derinlemesine inceleyeceğiz.
Türkiye’nin tarımsal üretim süreci, mevsimsel değişiklikler, iklimsel faktörler ve toprak kalitesi gibi birçok etkenden doğrudan etkileniyor. Ekonomik büyümenin sağlanması için sürekli bir üretim ve ürün kalitesi şarttır. Ancak Türkiye tarımında sürdürülebilirlik ile ilgili ciddi problemler var. Toprak erozyonu, kimyasal gübre kullanımı ve yanlış ekim takvimleri gibi faktörler, tarım arazilerinin verimliliğini düşürüyor. Ekonomik büyüme bu unsurlara çözüm bulmadığı sürece, tarımda kalıcı ve sağlam bir gelişme sağlamak mümkün olmayacak. Ayrıca, birçok çiftçi, geleneksel yöntemlere bağlı kaldığı için yenilikçi ve teknolojik uygulamalara geçiş yapmakta zorlanıyor. Bu durum, sektörün modernleşmesinin önündeki büyük bir engel olarak karşımıza çıkıyor.
Tarım sektöründe ekonomik büyüme ile yaşanan faiz oranlarının artması ve döviz kurlarındaki dalgalanma, çiftçilerin mali yükünü artırıyor. Üretici maliyetleri artmasına rağmen, pazar fiyatları genellikle sabit kalıyor ya da düşük seyrediyor. Çiftçiler, üretim maliyetlerini karşılayamadıklarından dolayı birçok ürününü tarlada bırakmak zorunda kalıyor. Ekonomik büyüme döneminde tarımda kaydedilen ilerlemelerin çoğu, piyasa dinamikleriyle zaman zaman çelişiyor. Üretici gelirlerinde bir artış sağlanamaması, kırsal kesimdeki istihdam sorunlarını da beraberinde getiriyor. Şehirleşmenin artmasıyla birlikte köyden kente göç eden çiftçi sayısının artması, tarımsal üretimin geleceğini tehdit eden bir durum haline geliyor. Bu noktada, yalnızca ekonomik büyüme yerine tarıma özgü projelerin, teşviklerin ve desteklerin yanında, stratejik kararların alınması da son derece önemli.
Sonuç olarak, Türkiye’nin ekonomik büyümesi ile tarım sektöründe yaşanan sıkıntılar arasındaki bağlantıyı anlamak, tarım politikalarının yeniden gözden geçirilmesini ve revize edilmesini zorunlu hale getiriyor. Ekonomik büyüme rakamları artarken tarım sektörünün bu duruma nasıl uyum göstereceği, gelecekte ülke ekonomisinin dengelenmesi açısından büyük bir önem taşıyor. Geçmişte yaşanan hataların tekrarlanmaması ve sürdürülebilir bir tarım politikası oluşturulması, Türkiye ekonomi tarihinin en kritik meselelerinden biri olarak önümüzde duruyor.